bokuna yabancılaşmak

üzerinize afiyet az önce sıçarken düşündüğüm hadisedir. aslında bir kerede değil, bir kaç keredir bu hissiyatı yaşamaktayım. pek nadide evimin alafranga tuvaletinde problem meydana gelmesinden mütevellit alaturkaya sıçmaktayım. uzun zamandır bunu yapmadığımı fark ettim ve yazmam şart dedim, *.

lan işte boktan meseleler yani ötesini beklemek mallık olur da hakkaten şimdi minik dimağ iken hep alaturka vardı, pat diye alafrangaya geçemediydim. sırf alışkanlık mıdır? hangisi daha rahattır falan gibi ölümcül sorular sormayayım. geçenlerde tam boşaltım için alaturka diyorlar da alafranga tam sıçtırtmıyormuş diye laflar duyduydum. halbuki tam tersi oluyor. duruş rahatsız bir kere, o ne öyle?

bir de ıkınarak sıçılmamalı meselesi var. alaturkada pozisyon itibari ile daha bir ıkınıyor gibisin, için dışına çıkıyor adeta xd. zaten bu savaşı alafranga kazandı da neyse laf olsun beri gelsin.

asıl konumuz bokun sıçılma anının alafrangada gözlerden ırak olması idi. alaturkada şöyle çömelmiş vaziyette ben ne ediyorum lan şimdi diye insan bakıyor ve baya baya görüyor yani. ilk yabancılaşma görsel olarak gerçekleşiyor. hele bir de deliği tutturdun tutturamadın, ortalığa saçılıyor falan. artık tam bir görsel şölen yani ben öyle söyleyeyim. fare fırlamasın diye kapaklı modellerde zaten her türlü orada bok kalıyor. uğraş dur artık. sıçmaya üşeniyorum ben öyle söyleyeyim.

neyse sıçtık bitti, e koku? kokular da çok farklı. alafranga içindeki suya pat diye düştüğünden koku daha minimal kalıyor, alaturkada halis muhlis kokun buram buram geliyor ve eve yayılıyor. insana kendi sıçtığı kötü kokmazmış diyorlar da ne bileyim kokularda da yabancılaşmışız be abi.

özümüze dönmeye gerek yok tabii şimdi, alafranga her türlü daha iyi. tek eksiği şiddetli sıçım anında göte su sıçraması hali, ona da bir çare bulurlarsa tamamdır bu iş. kapaklı versiyon falan olmaz tabii ama ne bileyim böyle de bir öneri olsun.

Kategoriler: Paylaş

Yorum bırah: