alternatif evrene geçildi hissi

aslında çok daha minik tercihlerle de insan hissedebiliyor. dünya için minik, kendin için büyük, belki o sabah evden çıkmasan her şey farklı olacaktı falan gibi.

tek kişi için değil de daha çoğunun kaderini değiştiren bir şey olduğu vakit insan hayret ediyor. işte bir sene önce bunu gördük. adamlar bunun için kırk sene uğraşmış ama bir gecede tüm gerçeklikler değişti. vakti zamanında mübarek olan adamlar vatan haini oldu.

bu zaten söyleniyor, işin fazla siyasi boyutunda değilim ama gerçeklik algısı beni şaşırtıyor. ha gerçeklik algısı değişmez olmalıydı demiyorum ama bu kadar da kaypak olmamalı. siyasi (dini de bunun içine katmak lazım) zemindeki meseleden kaynaklanıyordur, ona şüphem yok ama tek tek insanların kalbinde olayın manasının değişmesine tanıklık edince, ben yine şaşırıyorum.

isimler cisimler değişti, tanımlamalar değişti. mekanlar da değişti. insan hayatının kutsallığı adına mı değişti? ne oldu da böyle oldu ben takip edemiyorum. bir taraftan sürece bakınca çok acayip geliyor, diğer taraftan olayların içindeki tiplere bakınca da yok artık diyorum.

esas yaşadığım ikilem daha da içimde, lan diyorum gerçeklik böyle kaypak olmamalı. iyi güzel de insanlar bunun için öldü. şimdi adamların canları ile (burada da bir parantez açmam lazım, tam olarak onların canları ile değildir belki ama sonuçta can işte, eğer halk sokağa dökülmeseydi gerçeği var, en iyi ihtimalle iç savaşa falan evrilirdi, o bile inanılmaz) savuşturdukları bir darbe teşebbüsü meselesi var. ben olsam ne yapardım?

bir kere can değerli, tutup tankın önüne atar mıydım? atmazdım muhtemelen, onlar inanmış, atmış ölmüş vatanı kurtarmış mı? baktığın zaman öyle olmuş. adamların yaptığı fedakarlık üzerine laf etmek de bize kalmış gibi bir korkakça hissiyat sarıyor dört bir yanımı.

vatan millet sakarya meselelerin hepsi için geçerli olabilir ama işte dediğim gibi bir gecede alternatif evrene geçildiği bu günlerde, bunu canlı kanlı yaşarken hissetmek çok daha dokunaklı oluyor.

bir taraftan 'insan' sevmeden yine de fedakarlıklara saygıyı bırakamıyorum. kendini öyle hissetmiş olsa, gerçek tümüyle bu olmasa bile adamın canından vazgeçişi bana dokunaklı geliyor. hele hele eğer bu böyle olmasa, başımıza gelecekler, günlük hayatımızı etkileyecek olması. şu an oturduğum yerde oturamayacak olmamı falan düşününce iyice sarsılmış ve mahçup hissediyorum.

Kategoriler: Paylaş

Yorum bırah: